Savaşın cüretkar kadınları: “Gece Cadıları” – Ahmet Kavruk
26/04/2020II. Dünya Savaşı, bugüne kadar yaşanan “en kanlı savaş” olma ünvanına sahip. Savaştan dolayı tüm dünyada milyonlarca insan yaşamını yitirirken milyonlarca insan sakat kaldı ve milyonlarca insan da evinden yurdundan oldu. Tüm bunların olurken Sovyetler Birliği’nin Nazi Almanyası‘na karşı amansız bir mücadelesinde, o dönemde eşi benzeri olmayan bir şekilde, Sovyet Hava Kuvvetleri’nde sadece kadınlardan oluşan alay vardı: Nam-ı diğer “Gece Cadıları”. Nazilere karşı sadece taciz amacıyla kurulmuş olan bu birlik, zamanla vurucu bir güç olacak ve Sovyetler Birliği’nin Nazi Almanyası’nı yenip savaşı kazanmasına büyük katkı sağlayacaktır.
Nazi Almanyası, II. Dünya Savaşı’nı başlattığı zaman Stalin liderliğindeki Sovyetler Birliği ve Hitler liderliğindeki Nazi Almanyası arasında ‘Molotov-Ribbentrop Saldırmazlık Paktı’ vardı. Avrupa’yı dalga dalga işgal etmeye başlayan Nazilerin hedefi bir süre sonra Doğu’daki Sovyetler Birliği olmuştu. Nazi Almanyası, 1941 yılının Haziran ayında başlattığı ‘Barbarossa Harekatı’yla Sovyetler Birliği’ne savaş açtı. Savaşa hazır olmayan Kızıl Ordu’nun karşısındaki Naziler, hızlı bir şekilde Moskova önlerine kadar geldi. O günlerde Sovyetler Birliği’nde savaşın geri planında yaralanan askerlere tıbbi destek ve gıda desteği sağlayan milyonlarca kadın vardı. Bu kadınlardan binlercesi Kızıl Ordu’ya katılmak ve savaşta aktif rol almak istiyordu ancak -Sosyalist olmayan diğer ülkelerde olduğu gibi- Sovyetler Birliği’nde de istisnalar dışında kadınların orduda görev yapması yasaktı.
“Sovyet Amelia Earhart*” olarak bilenen Sovyetler Birliği Halk Savunma Komiserliği’nde görevli olan ve Askeri Hava Kuvvetleri’ndeki az sayıdaki kadınlardan Albay Marina Raskova, Sovyetler Birliği’nin dört bir yanındaki orduya katılmak isteyen binlerce kadından mektup alıyordu. Raskova, bu mektuplar üzerine Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) lideri Joseph Stalin’e bir dilekçe yazarak kadınların da orduya alınması için çağrı yaptı. 8 Ekim 1941 tarihinde Sovyetler Birliği’nin Nazi Almanyası karşısında zorlandığı günlerde Stalin tarafından bu talep kabul edildi. Gönüllü olarak orduya katılmak isteyen binlerce kadın arasından özellikle daha önce havacılık deneyimi olan ve üniversitede okuyan yaşları 17-26 arasında olan bini aşkın kadın orduya kabul edildi. Orduya kabul edilen kadınlardan 586. Avcı Hava Alayı, 587. Bombardıman Hava Alayı ve 588. Gece Bombardıman Hava Alayı kuruldu.
Kurulan üç alay içerisindeki 588. Alay, savaşın ilerleyen zamanlarında Nazilerin korkulu rüyası olacak ve Naziler tarafından “Gece Cadıları” olarak anılacaktı. 588. Alay’a dahil olan kadınlar askeri eğitimlerini almak için Stalingrad şehrinin kuzeyinde bulunan Engels kasabasına gönderildi. Engels Havacılık Eğitim Okulu’nda normalde üç yıl sürecek bir eğitim, günde 15-16 saati bulan bir çalışmayla altı ay gibi kısa bir sürede tamamlandı. Pilotundan teknisyenine, teknisyeninden makinistine kadar tamamen kadınlardan oluşan bu alayın başına da Albay Raskova tarafından daha önce on yıllık pilotluk deneyimi olan Binbaşı Yevdokiya Barshanskaya getirildi.
Olmayan teknolojiye rağmen savaştılar
588. Gece Bombardıman Hava Alayı’nın önünde büyük engeller vardı. 588. Alay’daki kadın pilotlar, 1920’lerden kalma -aslında zirai ilaçlama için üretilmiş- “Polikarpov Po-2” uçaklarını kullanmak ve nerdeyse yok denecek kadar az teknolojiyle savaşmak zorundaydı. İskeleti tahtadan yapılmış olan bu uçakların yüzeyi sadece kanvasla kaplıydı. Uçakların radarı, radyosu, telsizi, makineli silahı ve paraşütü de yoktu; sadece açık bir kokpiti ve kanatlarının altında sonradan yerleştirilmiş -maksimum on kilogram ağırlığında bomba alabilen- bomba taşıyıcıları vardı. Motorları çok güçlü olmadığı için yüksek irtifada da uçamıyordu. Pilotlar konumlarını kendileri belirlemek için harita, pusula, cetvel, kronometre, el feneri ve kalem gibi eşyaları yanlarında taşımak zorundaydı. Tüm bunların dışında da uçaklarda korumasız açık kokpit olduğu için geceleri sıfır derecenin altına düşen sıcaklıklarda pilotlar rüzgara ve soğuk ısırması riskine karşı uçuyordu. Maksimum iki bomba kapasitesi olan bu uçaklarla kadın pilotlar görev yaptıkları gecelerde cephanelerini kullandıktan sonra yeni cephane almak için askeri üsse dönmek zorundaydı. Öte yandan Polikarpov Po-2 uçakları Alman savaş uçaklarına göre çok yavaştı: Polikarpov Po-2 uçaklarının en yüksek hızı (150/160 km.), Messerschmitt Bf 109 ve Focke-Wulf Fw 190 gibi Nazi savaş uçaklarının minimum hızından daha düşüktü. Bu dezavantajlardan dolayı 588. Gece Bombardıman Hava Alayı’nın sadece geceleri, taciz uçuşu yapması planlanmıştı.
Konumları asla tespit edilemiyordu
Polikarpov Po-2 uçaklarının tüm bu eksikleri çeşitli pratik avantajlar sunuyordu. En önemli avantajı, uçağın ilkel yapısı nedeniyle radarda tespit edilememesiydi. Radyosu da olmadığı için uçakların konumu radyo sinyali üzerinden de tespit edilemiyordu. Bir başka avantajı da çok hafif ve yavaş olmasından dolayı hızlı ve keskin manevralara imkan tanımasıydı. Özellikle keskin manevra kabiliyetini Sovyet kadın pilotlar, Nazilerin yüksek hızlı savaş uçaklarına karşı çok iyi kullandılar. Nazi savaş uçaklarının dönüş için geniş bir açıya ve zamana ihtiyacı vardı. Sovyet kadın pilotlar bu zaman aralığını kaçmak için değerlendiriyorlardı. Elbette hepsi bu zaman aralığından faydalanıp kaçamadı. Savaş sırasında ön cephede kesin olmayan verilere göre Albay Raskova dahil yaklaşık 35 kadın pilot hayatını kaybetti.
‘Süpürgesiyle uçan bir cadı’ gibi
Nazilere karşı uçakların sunduğu tüm imkanları büyük bir üstünlük olarak kullanan kadın pilotların hedeflerine yaklaşırken etkileyici bir taktikleri vardı. 588. Gece Bombardıman Alayı’ndaki kadın pilotlar üçlü gruplar halinde uçuyorlardı. Önden uçan iki uçak Nazileri yanıtlamak için motorları çalışır ve projektörleri açık bir vaziyette hedefe yaklaşırken birden zıt yönlere gökyüzünde çılgınca bükülüp uçaksavar mermilerinden kaçıyorlardı. Bu sırada dikkati dağılan Nazi mevzilerine motoru rölantide ve projektörleri kapalı olan üçüncü uçak, tiz bir rüzgar sesiyle hedefine gecenin karanlığında yaklaşıp mühimmatını bırakıyordu. Bu sırada uçaktaki bomba taşıyıcı çalışmadığında yardımcı pilot kanata tırmanıp düzeneği çalıştırması gerekiyordu. Bir gruptaki üç uçağın da tüm mühimmatı bitene kadar bu plan farklı şekillerde tekrar edilirdi.
Bu taktik, Nazilere ‘bir cadının gece süpürgesini kullanarak uçmasını’ anımsatıyordu. Başlarda bilmeseler de zamanla uçaklardaki pilotların kadın olduğunu öğrenmeleri üzerine onlara “Nachthexen” yani “Gece Cadıları” demeye başladılar. Sovyet kadın pilotlar da bunu bir onur nişanesi olarak görüp sahiplendiler. Naziler, korkularından mevzilerinde geceleri sigara içemez hale gelmişti.
Naziler, Gece Cadıları’yla ilgili söylentiler yaydı
Naziler, Gece Cadıları’nın başarısı karşısında bir takım söylentiler yaymaya başladı: Naziler, ilk olarak Sovyetler Birliği’nin deneysel tıpla gece görüşünü artıran bir ilaç bulduğunu ve bu ilacı da pilotlara içirdiğini iddia eden haberler yaydı. Bir süre sonra Naziler başka bir söylentiyi daha yaymaya çalıştı: Bu kez uçakları kullanan pilotların aslında cezaevlerindeki azılı suçlulardan seçildiğini iddia edilen haberlerde bu suçluların cezalarını çekmek için bu görevlere zorlandığı yazıyordu. Tüm bu söylentilere rağmen de Naziler, Gece Cadıları’nı vuran askerlere Alman Ordusu’nda önemli bir saygınlığı olan ‘Demir Haç’ madalyası veriyordu.
Tarihin seyrini değiştiren savaş: Stalingrad
Gece Cadıları, Sovyet Hava Kuvvetleri bünyesinde görev yaparken tarihin seyrini değiştiren bir savaş yaşandı. Sovyetler Birliği, 23 Ağustos 1942 ve 2 Şubat 1943 tarihleri arasında Nazilere karşı Stalingrad şehrinde amansız bir mücadele verdi. Naziler, 300 binin üzerinde askerle Stalingrad’ı almak için gelmişti. Stalingrad’ın hem politik hem de stratejik öneminden dolayı Naziler bu şehri ele geçirdiği zaman savaşı da ilerleyen zamanda kazanacağını düşünüyordu. Naziler, yaptıkları büyük saldırılar sonucunda Stalingrad’ın büyük bölümünü -yakıp yıkarak- ele geçirir. Sovyetler Birliği’nin amansız direnişiyle beraber savaşın süresi uzar ve kışın da etkisiyle Naziler zorlanmaya başlar. Cephane, yemek vb. ihtiyaçları nedeniyle güç kaybeden Naziler karşısında Sovyetler şehre destek kuvvet gönderir. Kaçmaya başlayan Naziler karşısında Gece Cadıları görevlendirilmiştir. Stalingrad Savaşı’nda Nazilere karşı son vuruşu da Gece Cadıları yapar.
Başarıyla tamamlanmış 30 bin sorti
II. Dünya Savaşı süresince Gece Cadıları, 30 binden fazla sortiyi başarıyla gerçekleştirerek Nazi mevzilerine 25 bin tondan fazla bomba atar. Nazilerin ilerlemesini durdurmak için yüzlerce köprüyü, binayı ve aracı imha eder. II. Dünya Savaşı’nın seyrinin Sovyetler Birliği lehine değişmesinde Gece Cadıları büyük bir mücadele verir. 8 Haziran 1942 gecesinde ilk görevlerini başarıyla yaparak rüştünü herkese ispat eden Gece Cadıları, son görevlerini de 5 Mayıs 1945 gecesinde Berlin Savaşı’nda –Naziler’in teslim olmasından üç gün önce- yine başarıyla tamamlar. Savaş süresince elde ettikleri sayısız başarıyla beraber Gece Cadıları’nın tarihteki yeri de bir o kadar güçlendi.
SSCB kaynaklarına göre, bir Polikarpov Po-2 uçağı gecede ortalama sekiz görev gerçekleştiriyordu. 588. Hava Bombardıman Gece Alayı bünyesinde yaklaşık 900 başarılı sortisi bulunan Yekaterina Rybova ve yaklaşık 800 başarılı sortisi bulunan Nadezhda Popova, 1944 yılındaPolonya üzerinde bir gecede olağanüstü bir şekilde on sekiz başarılı görev gerçekleştirdi. Savaşın sonunda Popova dahil 23 kadın pilota savaş sırasındaki başarılarından dolayı “Sovyetler Birliği Kahramanı” ünvanı ve madalyası verildi.
Sadece Nazilere karşı savaşmadılar
Gece Cadıları tüm başarılarına rağmen savaşın kazanılmasından sonra Moskova’da yapılan zafer gösterilerine katılamadı. Nedeni ise kullandıkları uçakların yetkilileri utandırabileceği olarak açıklandı. Savaşın ardından geçen altı ayın sonunda da kadınların orduda görev yapması tekrardan yasaklandı. Sovyetler Birliği, Nazi Almanyası’na karşı savaşı kazanarak faşizmi yenmişti ancak kadınların, erkek egemenliğe karşı mücadelesi savaştan sonra da devam ediyordu…
Gece Cadıları da II. Dünya Savaşı sırasında da iki svaş birden veriyordu. Onlar sadece Nazilere karşı savaşmadı: Sovyet ordusu içindeki erkek askerlerin kendilerine yönelik ayrımcı ve dışlayıcı tutumuna karşı da savaştı. Ne erkek kıyafeti giymek ne erkek ayakkabısı giymek ne de yaşadıkları zorluklar onları faşizme karşı savaşmaktan vazgeçirmedi. Maruz kaldıkları tüm olumsuzluklara rağmen girdikleri amansız ve acımasız savaşta “Gece Cadıları” ismini tarihe yazdırmayı başardılar. Onca imkansızlığa rağmen elde ettikleri olağanüstü başarılarla, kendilerinden sonra gelen kuşaklar için yepyeni bir yolun taşlarını birer birer döşediler…
Gece Cadıları’nın unutulmaz kahramanları
- Gece Cadıları’nın mimarı Marina Raskova (28 Mart 1912-4 Ocak 1943)
1912 doğumlu olan Raskova kaynaklara göre erkek askerlerden farksız bir eğitim aldığı için orduda disipliniyle ün salar. Raskova kadınların da içinde olduğu 586. Avcı Hava Alayı, 587. Bombardıman Hava Alayı ve 588. Gece Bombardıman Hava Alayı’nın kuruluşundaki en önemli isimdir. SSCB’nin Halk Savunma Komitesi’nde de görevli olan Raskova’nın tam adı Marina Mikhaylovna Raskovai’dır. Orta sınıf bir ailenin çocuğu olan Raskova’nın babası opera sanatçısı, annesi de müzik öğretmenidir. Ailesi onun sanatçı olmasını ister ve kendi hedefi de opera sanatçısı olmaktır.
1919 yılında, Raskova yedi yaşındayken, bir motosiklet çarpması sonucu yaralanan babası hayatını kaybeder. Küçük yaşta tiyatro ve müzik üzerine eğitimler alan ancak babasının ölümünden sonra yalnızlık ve yoğun stres yaşar. Daha sonra ailesinin yaşadığı maddi sorunlardan dolayı da Raskova lise yıllarında müziği ve tiyatroyu bırakıp kimya üzerine yoğunlaşır. Eğitim hayatını tamamladıktan sonra 1929 yılında ailesine yardım etmek için bir boya fabrikasında kimyager olarak çalışmaya başlar. Burada tanıştığı kimya mühendisi Sergey Raskov ile evlenir ve bu evlilikten 1930 yılında Tanya adında bir kızı olur. Raskov ile 1935 yılında boşanan Raskova, kızı Tanya doğduktan sonra 1931 yılında Hava Kuvvetleri Mühendislik Akademisi’nin çizim bölümünde çalışmaya başlar. 1933 yılında Askeri Hava Kuvvetleri’ne katılır ve 1934 yılında ise Leningrad Hava Kuvvetleri Bilimsel Araştırma Enstitüsü’nden mezun olduğunda havacılık navigatörü olarak nitelendirilen ilk Rus kadın olur. 1934’te Moskova Havacılık Kulübü’nün ve daha sonra da Zhurouski Hava Akademisi’nin ilk kadın pilot eğitmeni olur.
Raskova’nın ünü esas olarak uluslararası havacılıkta mesafe rekorunu kırmasıyla beraber yayılır. Raskova, 24-25 Eylül 1938 tarihlerinde Polina Osipenko ve Valentine Grizodubova ile beraber Tupolev ANT-37 modeli Sovyet ikiz motorlu uzun menzilli bombardıman uçağıyla 26 saat 29 dakika havada kalarak 4031 mil yani 6450 kilometrelik bir uçuş gerçekleştirir. Düz bir rotada ilerleyerek uluslararası mesafe rekorunu kırarlar ancak uçuşun sonu planladıkları gibi olmaz. Olumsuz hava koşullarından dolayı inmeyi planladıkları Komsomolsk’daki havaalanını kaçırırlar ve havadayken uçağın yakıtı tükenir. Okhotsk Denizi yakınlarındaki bir ormana düşmek üzere olan uçaktan Raskova’nın paraşütle atlaması emredilir. Osipenko ve Grizodubova ise uçaktan atlamamasına rağmen hayatta kalır. Düşen uçağa sekiz günün sonunda ulaşabilen kurtarma ekipleri Raskova’ya onuncu günün sonunda ulaşır. Bu olayla beraber adı Raskova tüm dünyada bilinen biri olur. Rusya’daki en ünlü kadınlardan biri olan Raskova, “Sovyet Amelia Earhart*” olarak adlandırılır.
Bu olaydan sonra yine orduda çalışmaya devam eden Raskova, 1941 yılında II. Dünya Savaşı olarak bildiğimiz ama SSCB’deki adıyla Büyük Vatanseverlik Savaşı’na katılır. Savaşın başından itibaren orduya katılmak isteyen kadınların orduya alınmasını sağlar. Orduya kabul edilen kadınlardan nam-ı diğer Gece Cadıları olarak bilinen 588. Gece Bombardıman Hava Alayı dışındaki 587. Bombardıman Hava Alayı’nın ve 586. Avcı Hava Alayı’nın kurulmasını sağlamıştır.
4 Ocak 1943’te savaş devam ederken Raskova uçağının düşmesi sonucu yaşamını yitirir. Uçağının sis nedeniyle düştüğü açıklanır. Volga nehri kıyısına düşen uçaktaki mürettebattan da kimse hayatta kalmaz. Raskova için savaş sırasında ilk devlet cenaze töreni yapılır. Moskova’da Kızıl Meydan’da yapılan askeri törenin ardından külleri Kremlin’in duvarına gömülür.
- Yevdokia Bershanskaya (6 Şubat 1913-16 Eylül 1982)
Yevdokia Bershanskaya, 1913 yılında Rusya’nın Stavropol Valiliği’ne bağlı Dobrovolnoye’de doğar. Ebeveynlerinin her ikisi de Rus İç Savaşı’nda öldükten sonra amcası tarafından büyütülür. Ortaokuldan mezun olduktan sonra Bataysk Pilot Okulu’ndan mezun olur. 1932 yılından 1939 yılına kadar başka pilotlar yetiştirir. 218. Özel Operasyon Havacılık Filosu’nda komutanlık yapar.
1942 yılında 588. Gece Bombardıman Hava Alayı kurulduktan sonra dağılana kadar Gece Cadıları’na liderlik yapar. Suvorov Nişanı (savaş sırasındaki olağanüstü liderlik pratikleri sonucunda verilen bir nişan) alan tek kadındır. Savaşın sonunda Albay rütbesine yükseltir. Orduda görev yapmaya devam etme imkanı olmasına rağmen Gece Cadıları dağıldığında Sovyet Hava Kuvvetleri’nden emekli olur. 1982 yılında geçirdiği kalp krizi nedeniyle yaşamını yitiren Bershanskaya, Moskova’daki Novodevichy Mezarlığı’na defnedilir.
- Yekaterina Ryabova (14 Temmuz 1921-12 Eylül 1974)
Yekaterina Ryabova, 1921’de Rusya’nın Ryazan şehrinde bulunan Gus-Zhelezny’deki bir Rus köylü ailesiyle dünyaya gelir. Ortaokuldan mezun olduktan sonra Moskova Devlet Üniversitesi Mekanik ve Matematik Fakültesi’ne kaydolur ve burada Alman işgaline kadar eğitimine devam eder.
Savaş sırasında toplam 890 sorti başarılı uçuşu vardır. 23 Şubat 1945’te Ryabova, Sovyetler Birliği Kahramanı ilan edilir ve ödülünü 8 Mart 1945’te Sovyet Komutan Konstantin Rokossovsky’den alır. Savaştan sonra Ryabova, Rus Hava Kuvvetleri Akademisi’ne kadınlara kapalı olduğu için kabul edilmez. Buradan reddedildikten sonra Moskova Devlet Üniversitesi’ndeki eğitimini tamamlar. Mezun olduktan sonra Moskova Polygraphic Enstitüsü’nde öğretmenlik yapar ve 1963’ten 1972’ye kadar Dzerzhinsky Askeri Mühendislik Akademisi’nde Teorik Mekanik Bölümünde Doçent olarak çalışır. 1974 yılının Eylül ayında 53 yaşındayken yaşamını yitirir.
- Nadezha Popova (27 Aralık 1921-8 Temmuz 2013)
Nadezha Popova, Aralık 1921’de Shabanovka’da doğar. Çocukluğunda müziğe ve tiyatroya ilgi duyan Popova havacılıkla tanışmadan önce Popova doktor olmak ister. Havacılıkla tanıştıktan sonra uçuş ehliyeti alır ve eğitimler verir. II. Dünya Savaşı’nın başında cephede kardeşini kaybeden Popova kısa bir süre sonra evinden de olur. Bunun da etkisiyle orduya katılmak için yaptığı başvuru başta kabul edilmez ancak daha sonra kadın birliklerinin kuruluş sürecinde orduya kabul edilir. 588. Gece Bombardıman Hava Alayı’na kayıt olan ilk kadınlardandır. Görev süresince 852 sorti gerçekleştiren Popova savaştan sonra albay rütbesine yükseltilir. Sovyetler Birliği Kahramanı, Lenin’in Nişanı gibi birçok madalya ve ödül alan Popova savaştan sonra da havacılık alanında eğitim vermeye devam eder. Popova, 2013 yılında 91 yaşında yaşamını yitirir.
- Evdokia Pasko (30 Aralık 1919-27 Ocak 2017)
1919 yılında Ukrayna’da doğan Evdokia Pasko, Gece Cadıları arasındaki parlak pilotlardandır. Pasko, Moskova Devlet Üniversitesi, Mekanik ve Matematik Fakültesi 3. sınıf öğrencisiyken öğretimini yarıda keser ve orduya katılır. 800 civarında uçuşu olduğu bilinen Pasko, savaştan sonra yarıda bıraktığı eğitimini tamamlar. Daha sonra da Matematik alanında doktora yapar ve 40 yılı aşkın bir süre Bauman Üniversitesi’nde ders verir. Sovyetler Birliği Kahramanı ünvanı ve madalyası alan Pasko 27 Ocak 2017 tarihinde yaşamını yitirir.
- Natalya Fyodorouna Meklin (8 Eylül 1922-5 Haziran 2005)
Natalya Meklin, 1922 yılında sonradan SSCB’nin parçası olan Lubny’de doğar. Meklin de savaştan önce havacılık alanındadır. 20 yaşında gönüllü olarak orduya katılır.
588. Gece Bombardıman Hava Alayı’nın iletişim şefi olur. Meklin de diğer kadın pilotlar gibi Nazilerin korkulu rüyası olan pilotlardan birisidir. Teğmen iken, Ryabova ile beraber 23 Şubat 1945’te Sovyetler Birliği Kahramanı ünvanı kazanır ve 8 Mart 1945’te Mareşal Rokossovsky tarafından madalyasını alır.
Savaştan sonra iki yıl eğitimini tamamlamak için ayrıldığı Kızıl Ordu’ya 1947’de geri döner. 1948’den 1957’ye kadar Yabancı Diller Askeri Enstitüsü’nde çalışır ve emekli olduktan sonra da çevirmenlik yapar. 1972 yılında Sovyet Yazarlar Birliği’ne üye olan Meklin 2005 yılında yaşamını Moskova’da yitirmiştir.
- Olga Sanfirova (2 Mayıs 1917-13 Aralık 1944)
Olga Sanfirova, 1917 yılında Tatar bir ailenin kızı olarak dünyaya gelir. Özbekistan’da ilköğretimini tamamladıktan sonra Moskova’ya taşınır. Moskova’da temel eğitimini tamamlayan Sanfirova daha sonra havacılığa ilgi duymaya başlar. Uçuş ehliyeti aldıktan sonra ve pilotluk eğitimi veren Sanfirova 1941 yılında orduya katılır. Komuta pilotu olarak görev yaptığı Engels’teki bir eğitim uçuşunda kaza geçirir. Uçakla yüksek voltajlı elektrik hatlarına çarpar. Uçak zarar gördüğü için yargılandığı mahkeme tarafından hapis cezası alır ancak daha sonra bu ceza 586. Avcı Hava Alayı, 587. Bombardıman Hava Alayı’na katılamaması şartıyla bozulur. Zorunlu olarak Gece Bombacı Alayı’na katılır.
1 Mayıs 1943 tarihinde Rufina Gasheva iler beraber yaptığı bir uçuşta Kırım yakınlarında vurulurlar. Her ikisi de saldırıdan yaşamını yitirmeden kurtulur ancak düştükleri yerden iki gün sonra kurtarılırlar. 13 Aralık 1944 tarihinde Sanfirova ve Gasheva yine beraber yaptıkları bir uçuş sırasında vurulurlar. Şans eseri yanlarındaki paraşütler sayesinde güvenli şekilde uçaktan atlarlar ancak Sanfirova bir mayının üzerine indiği için yaşamını yitirir. Sanfirova, Gece Cadıları’nda 875 sorti gerçekleştirir ve 630 gece operasyonunda görev alır. Başarılaarından dolayı hem yaşamında hem de yaşamından sonra kendisine birçok unvan ve madalya verilir.
Rufina Gasheva (14 Ekim 1921-1 Mayıs 1921)
Rufina Gasheva, 1921 yılında Permsky’nin bir köyünde doğar. Çocukluğu Permsky’nin köylerinde geçen Gasheva 1930 yılında Moskova’ya yerleşir. 1939 yılında liseden mezun olan Gasheva da Moskova Devlet Üniversitesi’nde Mekanik ve Matematik Fakültesi’ndeki eğitimini iki yıl gibi kısa bir süre içinde tamamlar.
Savaş başladıktan sonra kaydolduğu orduda 588. Gece Bombardıman Hava Alayı’na dahil olur. Gasheva da usta bir navigatördür. Gösterdiği üstün başarılardan dolayı Şubat 1943’te 46. Muhafız Bombacı Havacılık Alayı’na terfi ettirilir. Birçok başarılı operasyon gerçekleştiren Gasheva’nın uçağı iki kez vurulmasına rağmen her ikisinde de kurtulur. İkinci kazasını Sanfirova ile beraber geçiren Gasheva bu kazadan sonra Sanfirova yaşamını yitirdiği için Popova ile birlikte uçmaya başlar. Aralık 1944’te 823 sortisi bulunan Gasheva da Sovyetler Birliği Kahramanı ve Lenin Nişanı madalyası alır. Kıdemli bir teğmen olarak savaşı tamamlayan Gasheva savaştan sonra da 1957 yılına kadar orduda görev yapmaya devam eder. Bombacı pilot Mikhail Pliats ile evlenen Gasheva’nın Vlademir adında bir oğlu ve Marina adında bir kızı olur. Emekli olduktan sonra editör olarak yaşamına devam eder. 2012 yılında 1 Mayıs günü Moskova’da hayata veda eder.
* Amelia Mary Earhart, Amerikalı havacı ve yazar; Atlas Okyanusu’nu uçakla tek başına geçen ilk kadın pilottur.
Not: Ekim 1943’ten sonra Gece Cadıları’na ’46. “Taman” Muhafızları Gece Bombacı Havacılık Alayı’ da denir. Bu isim, 1943 yılındaki Taman Yarımadası’ndaki zaferden sonra verilmiştir.
Kaynakça
- Dubbed the ‘Night Witches,’ these female WWII pilots were fierce and feared
- Chronicles of Courage: Night Witches
- Meet the Night Witches, the Daring Female Pilots Who Bombed Nazis By Night
- The Night Witches: The All-Female World War II Squadron That Terrified The Nazis
- Marina Raskova, Mother of Witches
- This Day in Aviation